Aşık Veysel'in torunu Halil Süzer de "Dedem köylü kıyafeti giyiyordu. Elbisesi de yamalıydı.
Ayakkabı olarak çarık giyiyormuş. Hatta çarığı bile yamalıymış. O dönemin fakirliğinin getirdiği durum bu. Zabıta polisleri onu
Ulus'tan atmışlar"
Tokat'ta Ortaokul: İlk Gazetem Yaltırık'ı Çıkartıyorum
Tokat'ta en büyük kazancım Yekta [Güngör Özden] olmuştur. Yekta ile Tokat'ta tanıştık. En eski arkadaşım Türkiye'de halen Yekta'dır benim. Yekta da Tokat Lisesi'nde. Ben ortaokul 3'deyken o Lise 1'deydi, leylîydi [yatılı]. Oradan ahbap
Garip Bülbül Neşet Ertaş Hayatı-Sanatı-EserleriErol Parlak · Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları · 034 okunma
Bir ara açtığım ama kullanmadığım blog sayfamdan
Çoğunu okumadım sağdan soldan derledim:
Aşkın Şehidi - Ahmet TURGUT (Bozkırın Sırrı Türk Peygamber romanını öneririm)
Aşkın Elçisi - Ahmet TURGUT
Aşkın Secdesi - Ahmet TURGUT
:D
60 lı yıllar biraz da Veysel in hastalıklarla mücadelesiyle geçer. 1964 de yatağa düşer ve Sivas Numune Hastanesinde uzun süre tedavi görür.
Bu süreçte Veysel in felç geçirdiği haberleri yayılmaya çalışılır. Veysel bu durum çok öfkelenir ve kendisinden duymaya çok alışık olmadığımız argo sözleriyle dedikodu yapanları hedef alır :
Kim çıkarmış bu asılsız yalanı
Aşık Veysel hasta demiş felç demiş
Bulsam öldürürüm ben bu yılanı
Doğumda anası ona piç demiş
.....
.....
....
